Anılarla Eskişehir Fenerbahçe maçı

Önder GÖKSAL
İstanbul

Es es es ki ki ki es ki es ki es… Amigo Orhan Eskişehirspor’a mal olmuş bu sloganı bulduğunda futbol tertemizdi. Yayın hakları yoktu,  formalarda koca koca reklamlar yoktu, statlarda şarap kokulu localar yoktu… Formaların üzerinde sadece armalar vardı, kulağa dayanan parazitli bir radyodan yapılan maç yayını vardı, sahanın ortasına gelip seyirciyi havaya sokan amigolar vardı…
İşte o amigolardan en meşhuru Amigo Orhan ise Eskişehirspor için ter dökerdi. Evet ‘ter dökerdi’ tabiri son derece doğru; çünkü Amigo Orhan takımla antrenmanlara katılır, deplasmanlara kadar giderdi.
İşte o Amigo Orhan’ın öncülüğünde 10.000 Eskişehirspor taraftarı trenlerle, otobüslerle, özel araçlarla 1968 yılının bir Şubat günü İstanbul’un yolunu tuttu. Es es es ki ki ki es ki es ki es tezahüratının  yanında 10.000 kişinin dilinde bir de “İstanbul’da Paşabahçe, sıra sende Fenerbahçe!” nidalarıyla Fenerbahçe’ye göz dağı vardı.  Bu 10.000 kişi o dönemim Mithatpaşa Stadı’ndaki yerini aldı. Hatta bu 10.000 kişi Fenerbahçeli taraftarlarla aynı vapurlarla geçtiler boğazın karşı kıyısına.

TRİBÜNDEN GOL SEVİNCİNE

68 yılı şubatının 18. günü saat 14.30’da başlayan maç Fenerbahçe’nin oyuna hükmetmesiyle başladı. Aslında Fenerbahçe maçtan önce sıkıntılıydı. Moda’daki Mano Palas Otel’de  kamptaydı Fenerbahçe. Fenerbahçe’nin teknik patronu Molnar takımın as oyuncularından Fuat Saner’i kadroya almadı ve evine gönderdi. Maç sabahı Fenerbahçe’yi bir sürpriz bekliyordu: Takımın As Oyuncusu Ziya Şengül aynanın karşısında saçını tararken kaskatı kesilmişti ve boynunu oynatamıyordu. Maça çok az bir süre kalmıştı. Ziya Şengül’ün yerine oynayacak kişi Gaffur adında gencecik, hiçbir tecrübesi olmayan bir çocuktu. Mithatpaşa’nın yolunu tutan takımda moraller bozulmuştu. Stada gidilince bir önceki gün kadro dışı bırakılan Ziya Şengül’ün asıl yedeği Fuat Saner’in seyirciler arasında olduğu bilgisi gelmişti teknik heyete. Molnar apar topar anons yaptırarak Fuat’ı soyunma odasına çağırttı, Molnar Fuat’ı soyunma odasında görür görmez: “Hazırlan oynayacaksın!”  der. Fuat kadroya alınmadığını duyar duymaz sabaha kadar eğlenme planları yapmış ve bunu da eyleme dökmüştü zaten. Değil sahaya çıkıp futbol oynamak, maçı seyrederken bile uyuyakalacak haldeydi.  Kramponlarının olmadığını söyleyen Fuat’ın bir koşu evine gidilir ve kramponları getirtilir. Fuat Saner bütün sezon boyunca tek golünü böyle bir hikayeden sonra atacaktır.
Fenerbahçe maçı 3-0 kazanır. 10.000 Eskişehirli, Fenerbahçelilerle kucaklaşıp yine aynı vapurlarla Haydarpaşa geçer. Eskişehirliler trenlere, Fenerbahçeliler evlerine huzurla geri dönerler.
FB ve Eskişehirspor arasındaki unutulmayan maçlardan biri de 1986-87 sezonunda oynanmıştır.  Ligin ikinci yarısının ikinci haftasında oynanan maçı Fenerbahçe 4-1’lik skorla kazanmışdı. Maçın en ilginç noktası ise Fener’in dört golü de penaltılardan gelmesi. Hakem Sadık Deda’nın kararlarına isyan eden Zalad, Sadık Deda, 85. dakikada kırmızı kart görerek oyundan atılır. İşin diğer ilginç bir noktası ise Fenerbahçe’nin dört penaltı golünü kaydeden Fenerbahçeli  Zafer Tüzün’ün Eskişehirli oluşu ve Eskişehirspor’dan Fenerbahçe’ye transfer olmasıdır. Bir maçta dört penaltı golü atarak –üstelik eski takımına- futbol tarihinde ulaşılması zor bir istatistiğe imza atmıştır Zafer Tüzün.

RAKAMLAR ‘FENERBAHÇE’ DİYOR

Bugün Eskişehir Atatürk Stadyumu’nda saat 19.00’da karşılaşacak Eskişehir ve Fenerbahçe’nin bu 56. randevusu olacak.
Geride kalan maçlarda Fenerbahçe, Eskişehirspor’a galibiyet sayısında 29-13, gol sayısında da 84-52 üstünlük kurdu, iki ekip arasındaki 13 maç da berabere sonuçlandı.
Geçen sezon iki takım arasında yapılan lig maçlarında taraflar Eskişehir’de 1-1 berabere kalırken,  Fenerbahçe 1-0 kazandı.
Bu sezonun ilk yarısında ise Fenerbahçe Kadıköy’deki maçtan 1-0’lık skorla galip ayrıldı.
Bugün oynanacak maçta Amigo Orhan’ın tribün kültürünü oluşturduğu taraftarını arkasına alacak olan Eskişehirspor mu gülen taraf olacak yoksa bu sezon şampiyonluktan başka bir düşüncesi olmayan Fenerbahçe mi gülecek?